İç ve Dış Dinamiklerin Ekonomiye Etkisi Üzerine Prof. Dr. Aslihan Nakiboğlu Değerlendirmesi
26/08/2025 10:46 | Son Güncelleme : 19/10/2025 11:35 | Okunma: 335 | www.euhaber.com

Siz sevgili okuyucular; www.eu.haber.com bana köşe yazısı yazmam ve akademik bilgi birikimimi ve önerilerimi siz okuyucularımızla paylaşmak için teklifte bulunmuşlardır. Kendilerine teşekkür ederim. Ben Niğde Ömer Halis Demir Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinde İktisat Tarihi Anabilim Dalında Öğretim Üyesi olarak görev yapmaktayım.
Bugünkü ilk köşe yazımın ve sonrasında yoğun akademik çalışma sürecim elverdiği ölçüde Türkiye ekonomisi ile ilgili tarihsel süreçte Türkiye’nin karşı karşıya kalmış olduğu temel özellikteki iktisadi sorunlar konusunda siz değerli okuyuculara bilgi vermeye çalışacağım. Ayrıca konu ile ilgili karşılaşılan iktisadi sorunları, iktisadi göstergeleri, daha rasyonel analiz etmenize ve zihinlerinizde konu ile ilgili sizleri yoran gereksiz iktisadi bilgileri düşüncenizden çıkarmanıza, belli bilimsel bir çerçeve içerisinde yıllardır çalışarak elde ettiğim akademik birikimimle sizlere aktararak Türkiye ekonomisinin gündemini meşgul eden sorunlar hakkında teorik, bilimsel ve tarafsız bir bakış açısıyla minimum düzeyde de olsa farklı perspektiflerden bakış açısı kazandırmayı amaçlamaktayım.
Sizlerle bugünkü köşe yazımda genel iktisat biliminin en önemli konu içeriklerinden biri olan ve fakültelerde derslerde iktisat nedir sorusundan sonra tanımı yapılan ve ilk bakışta tanımı çok basit gibi dursa da içerdiği yoğun iktisadi faaliyet ve karşı karşıya kalınan temel iktisadi sorunlara sebep olan bu iktisadi kavram hakkında bilgi vermeye çalışacağım. Nice güzel çalışmalarda sağlıkla kalmak ümidiyle keyifli okumalar dilerim.
İktisat bilimi teorisinde yer alan “iktisadi faaliyet” kavramı içerisinde birbirinden farklı birçok ilişki ağını barındırmaktadır. İktisat biliminin temel sorunu kıtlıktır. Dünyadaki tüm iktisadi birimlerin tek amacı kıtlıkla mücadele etmektir. Dolayısıyla bu mücadele eylemi iktisat biliminde iktisadi faaliyet şeklinde tanımlanmaktadır. Bireyler ve dünya ülkeleri iktisadi faaliyet hacmi süresince birbirinden farklı iktisadi olaylarla karşı karşıya kalmaktadırlar. İktisadi faaliyetler, ihtiyaçlar ve var olan kıt kaynaklarla iktisadi denge kurmaya çalışırken bir yandan da, sürdürülebilir bir refaha ulaşmayı amaçlamaktadırlar. Böylece insan zihni ve ülkeler, iktisadi faaliyet hacmi sırasında birbirinden farklı olaylarda yaşanan iktisadi içeriklerini konu başlıklarıyla, sebep-sonuç yönünden düşünerek, bu düşünceler sonucunda bireyler ve ülke yöneticileri bir takım iktisat politikası kararları alarak iktisadi manada rasyonel hareket etmek zorunda kalmaktadırlar.
Bu durum bizlere bütün dünya ülkelerinin gerçekleştirmiş oldukları iktisadi faaliyetleri sonucunda ülkelerinin sahip olduğu iç ve dış dinamikler etkisiyle birbirinden farklı iktisadi problemlerle karşı karşıya kaldıklarını ve bu sorunları aşabilmek için gerekli önlemleri alarak bu yolda karşılaştıkları kısa vadeli sorunlara da katlanmak zorunda olduklarını göstermektedir.
Gelişmiş ülkeler bu iktisadi sorunları daha rahat atlatırken Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler bu süreçte oldukça fazla zorlanmaktadırlar. Hele küresel mali krizler sonrasında bütün dünya ülkeleri iktisadi faaliyetleri desteklemeye, ülke yöneticilerini daha koruyucu önlemler almaya zorlamıştır. İşte tam bu noktada gelişmişlik seviyeleri birbirinden farklı olan ülkelerin sağlıklı, rasyonel, yapısal önlemlerden oluşan farklı tercihler, farklı alternatifler ve iktisadi yöntemler uygulamaya yöneldikleri görülmektedir. İktisadi problemler ülkelerin iç ve dış dinamikleri birbirinden farklılık gösterse de sonuçta bu sorunlar hemen hemen hepsinde yapısal özellikler taşımaktadırlar. Fakat karşı karşıya kalınan iktisadi problemlerin çözümünde uygulanan iktisat politikalarının da ekonomilerin ihtiyaç duyduğu yapısal düzenlemeler çerçevesinde yaşama geçirilemediği görülmektedir.
Türkiye ekonomisi, finansal ve reel sektörlerin birlikte yaşadığı bütüncül bir yapı sergileyen, gelişmekte olan bir ülke olarak Osmanlı İmparatorluğundan günümüze kadar iktisadi faaliyet sürecinde birçok iktisadi sorunla karşı karşıya kalmıştır. Bu sorunlar temel özellikleri çerçevesinde değerlendirildiğinde; mali, iktisadi, sürdürülebilir büyüme, istihdam, dış ödemeler bilançosu, gelir dağılımı, iktisadi refah, parasal, finansal, dış borç …vb. konu başlıklarından meydana gelmektedir. Bu sorunların hepsi Türkiye’nin iktisadi büyüme sürecini etkileyeceği için iktisat bilimi sahasında politika yapan çalışanlar içinde bulundukları iktisadi problemleri verimli bir şekilde çalıştırabilecekleri düzenlemelere gereksinim duyacak, çalışmalarında ve bu iktisadi başlık ve göstergeleri bir arada değerlendirilmek zorunda kalacaklardır.
Türkiye ekonomisi tarihsel süreçte, geçmişten günümüze birçok iktisadi sorunla mücadele etmektedir. Hepsinin temelinde de yapısal iktisadi sorunlar yer almaktadır. Türkiye karşı karşıya kaldığı bu yapısal iktisadi sorunları çözebilmek için; her şeyden önce yaptırım gücü yüksek, kararlı, istikrarlı, politik ve ekonomik kurumsal çalışma sistemini kurmak zorundadır. Ancak böylece iktisadi sistemini bütüncül olarak hareket ettirebilecek, istenilen sürdürülebilir büyüme hızını yakalayabilecek, ulusal ve uluslararası küresel krizler ve sonuçlarına daha güçlü ve rekabet gücü yüksek bir ülke olarak karşı koyabilecek ve ülke adına gün geçtikçe kronikleşen makro ekonomik istikrarsızlık sürecini atlatarak kesintisiz sürdürülebilir büyüme sürecini koruyabilecektir.
Prof. Dr. Aslihan Nakiboğlu
#TürkiyeEkonomisi #İktisat #İktisadiFaaliyet #Kıtlık #SürdürülebilirRefah #İktisatPolitikaları #EkonomikDenge #KaynakYönetimi #MakroEkonomi #YapısalSorunlar #FinansalSistem #İstihdam #GelirDağılımı #DışBorç #KüreselKrizler #EkonomikBüyüme #PolitikSistem #KurumsalYapı #ProfDrAslihanNakiboglu #AkademikAnaliz






Bunlar da ilginizi çekebilir
Halil Gülel, Avrupa’da Türk Sanatı ve Şiiri’ni Anlattı
Yunus Emre Enstitüsü’nde Edebiyat ve Sanat Söyleşisi
1 gün önceHalaçoğlu: Siyaset Milliyetçilikle Değil, Vatanseverlikle Yapılmalı
Köln’de Kutlu Parti’den Birleştirici Siyaset Vurgusu
2 gün önceMuhammet Fatih Şahin – Hükümetlerin Pasif Kalışı ve Gazze’deki Sivil Kayıplara Karşı Eleştiriler
25. Türkiye’nin Diplomasi, Söylem ve Eylem Stratejisi – Muhammet Fatih Şahin
1 hafta önce